Yaklaşık 2.000 kişi üzerinde yapılmış olan bir araştırmada, cinsel hayatınızdaki mutluluğunuzun ve cinselliğe verdiğiniz önemin 60’lı 70’li yaşlarda size zekâ olarak geri dönebileceğini gösteriyor. Araştırma sonuçları, kendisinden daha önce yapılmış bir araştırmada tespit edilen seksin bunamayı yavaşlattığı sonucunu destekler nitelikte.
İnsanları cinsellikten soğutmak istememekle beraber, yazarlar bulgularının nedeni konusunda emin olamadıklarını kabul ediyorlar. Araştırmada belirli bilişsel özellikler için test edilen insanlar belki daha iyi bir cinsel yaşama sahip oldukları için yüksek zekâ seviyesinde olabildiler. Öte yandan, neden yeterince seks yapmayarak bir beyin fonksiyonlarından vazgeçesinler ki?
Boylamsal yaş ve ömür uzatma üzerinde çalışan Hollandalı araştırmacılar ortalama 71 yaşındaki kadın ve erkek katılımcıların hafıza, işlem gücü, hızlı karar verebilme yetisi ve genel bilişsel fonksiyonları için test ettiler. Ardından elde ettikleri bulguları cinsel doyumları ve hayatlarında cinselliğin önemi ile karşılaştırdılar. Bu çalışma daha önce bu konuda yapılan çalışmalar ile örtüşüyor. Araştırmacılar, daha geniş katılımcılı ve daha fazla sıklıkla yapılan araştırmaların tıp uzmanları için daha önemli bir kaynak olacağını umuyorlar.
Cinselliği önemli olarak niteleyen ve seks hayatlarında doyum yaşadıklarını belirten katılımcılar, cinselliğe daha az ilgi gösteren katılımcılardan tüm test alanlarında daha yüksek puanlar elde ettiler. Fakat araştırma, aynı değişken faktörlere sahip olan bireylerde (eğitim yılı, ilaç kullanımı) test edildiğinde istatiksel açıdan önemli farklar olmadığı görüldü. Erkek ve kadınlar arasında gözle görülür bir farklılık olmamasına rağmen bazı yetilerde –örneğin hızlı karar verebilme yetisi- erkekler daha öndeydi.
Araştırma, American Journal of Geriatric Psychiatry’de yaşlı insanların hayatına cinselliğin etkisini konu alan bir yazı dizisinin parçası olarak yayınlandı.
Dergideki bir başka araştırma, seksen yaşlarındaki erkeklerin depresyon ve cinsellik ilişkisini konu alıyordu. Depresyondaki erkekler, depresyonda olmayan akranlarına göre gündelik yaşantıda daha fazla zorlukla karşılaşırken cinsel alanda sonuçlar birbirine çok benzerdi. Öte yandan “eşik altı depresyona” sahip olan bireyler, cinselliğe daha az ilgi duyuyorken ve cinsellik hakkında daha endişelilerken “pozitif ruh halindekiler” ve “klinik depresyondakiler” ortalama cinsel tepkiler verdiler.
Huzurevlerinde partnerleriyle birlikte yaşayan insanlarla yapılan bir üçüncü araştırma ise beklenilenin üzerinde sonuçlar verdi. Depresyon semptomlarının yaş, fiziksel yetersizlik ya da anksiyeteden ziyade cinsel yetersizliğe bağlı olduğu düşüncesini test eden araştırma, partnerleriyle birlikte huzurevinde kalan insanların %60’ının seks hayatlarından memnun olduğu, %70’inin de en az haftada bir kere seks yaptığı sonucuna ulaştı.
Araştırmanın düzeltme notlarından biri, yaşlı insanların cinsel aktiviteye değer vermediği, cinsel iletişim arzusunun azaldığı mitine bağlı olarak yaşlılıkta seksin en az araştırılmış ve en az anlaşılan alanlarından biri olduğuna dikkat çekiyor.
Çeviren: Mert Karagözoğlu (Evrim Ağacı)
Düzenleyen: Barış Can Mandacı (Evrim Ağacı)
